“Bu seçimleri bir aşı gibi görüyorum. Eğer doğru zamanda yapılırsa olumlu bir etkisi oluyor ancak popülist davranırsanız bir risk kaynağı olabiliyor. Bizim seçimlerden önce ve sonraki aşamaları atlatmamızdan sonra 7 Haziran’dan 1 Kasım’a belli bir istikrarsızlık söz konusu oldu”
Londra’da bulunan Başbakan Ahmet Davutoğlu burada yabacı yatırımcılara hitap etti. BloombergHT’nin düzenlediği toplantıda konuşan Davutoğlu şunları kaydetti:
“Tarihin bu noktasında hiçbir ekonomi global trendlerden ayrışamaz. Temelde 3 olumsuz trendin ekonomide etkilerini görüyoruz. Bunlar tabi ki Türk ekonomisini de etkiledi. İlki dünya ekonomisindeki büyük oynaklık ki bu Türkiye de dahil olmak üzere bütün ekonomileri etkiliyor. Diğer yandan gelişmekte olan piyasalardaki yavaşlama, ekonomik büyümedeki yavaşlama da aynı zamanda geleceğe dair bütün ekonomik öngörülerimizi etkiliyor. Geçen yıl G-20 başkanı olarak bu noktalara odaklandık ve dünya ekonomik büyümesiyle ilgili yeniden dengelenmenin bazı zorluklara gebe olduğunu söyledik, bir takım jeopolitik zorluklar nedeniyle.. Türkiye ve etrafındaki jeopolitik riskler komşularımızda bir takım zorlukta olan ülkeler var bunların ekonomisi artık işlevsel değil fakat bir takım olumlu gelişmeler de var”
Türkiye’nin güvenli bir liman haline geldiğini söyleyen Başbakan Davutoğlu, “Bu da Türkiye’yi güvenli bir liman haline getiriyor. En önemlisi siyasi istikrar” dedi.
Türkiye’ye komşu ülkelerinde siyasi çalkantılar olduğuna değinen başbakan, aynı yıl içinde iki kez genel seçime gidildiğini belirterek, “Bu seçimleri bir aşı gibi görüyorum. Eğer doğru zamanda yapılırsa olumlu bir etkisi oluyor ancak popülist davranırsanız bir risk kaynağı olabiliyor. Bizim seçimlerden önce ve sonraki aşamaları atlatmamızdan sonra 7 Haziran’dan 1 Kasım’a belli bir istikrarsızlık söz konusu oldu” dedi.
Enerji piyasalarında lisans sürecini kolaylaştıracaklarını söyleyen Başbakan Davutoğlu AB sürecine de değinerek, “Gümrük birliğini güncellediğimizde Türkiye daha da entegre olacak ”dedi. “AB Türkiye’de gelişimin öncülüğünü yapmaktadır.” diyen Davutoğlu, “Güçlü demokrasi arka planı ile Türkiye 4 yıl içinde dünya ekonomisinde yükselen bir yıldız olacaktır.” dedi.
Davutoğlu, Türkiye’nin ekonomik istikrarın yanında büyümeyi de sürdürdüğünü belirerek, “İkinci olumlu gelişme; ekonomimiz PKK, DAEŞ gibi etkenlerin yanında büyümeye devam etti. Belirsizliklerin yanında ekonomimiz yüzde 4 oranında büyüme sağladı.” dedi.
Emtia fiyatlarındaki düşüşün enflasyona olumlu etkisi olduğunu kaydeden Başbakan, “Söylediğim gibi öncelikle Türkiye 2010-2014 arası en çok gelişen ülkelerden biri oldu. Büyümemiz yüzde 5 oldu. Dünya ekonomisinden en yüksek oranlardan biriydi. Geçen yılki yüzde 4 de, Çin ve Hindistan sonrasında en büyüğüydü” dedi. Enflasyon beklentisini de açıklayan Başbakan “Enflasyon oranımız yüzde 8,8. Beklentilerin üzerinde bunun sebebi Türk Lirası’nın değer kaybı ve gıda fiyat artışı.” ifadelerini kullandı. Dünyadaki gelişmelere ve Türkiye’nin jeopolitik konumuna işaret eden Davutoğlu,
“Türkiye tüm açılış ve kapanış kriterlerini AB ile müzakere etmeden kendi kendine yapılabilirdi.” dedi. Başbakan ayrıca Cari açık konusunda ilerleme kaydedildiğini belirterek “Cari açık oranımızın yüzde 4,4 yani yönetilebilir bir rakam olduğunu söyleyebilirim.” dedi. Dış ticaret oranının yüzde 50 olduğunu kaydeden Davutoğlu, “Bu 40 önce yüzde 31’di. Artık nihai ürünler geniş bir yelpazeye ayrılıyor. 9 ürünü ihraç ederken 32 oldu ve 34 ülkeye ihracat yapıyoruz” dedi. Davutoğlu “İkinci olarak istihdam yaratımı. 2008-2015 arası 7 milyon kişiye istihdam sağladık. Bu dönemde işsizlik artarken AB’de, Türkiye’de istihdam arttı. Şu an yüzde 10 neden, aktif iş gücü ve öğrenci sayısından. Cari açıkta da gelişme kaydedildi. 12 aylık rakama bakarsak 34.7 milyar olduğu görüyoruz, iki yıl önce 64.7 milyar olduğunu hatırlayalım.” dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu İstanbul’da geçtiğimiz günlerde yaşanan Sultanahmet saldırısında da değindi. Başbakan, “Tabii sadece tek bir konu yok. Suriye ve Irak yok. Bir yandan sosyal ve siyasi reformlara da ihtiyaç var. Salı günü maalesef bir saldırı yaşadık İstanbul’da. 10 Alman turist hayatını kaybetti. Perşembe günü AR-GE Reform Paketi’ni duyurduk. Cuma günü şirketlerle paylaştık.” dedi.
“Tarihin bu noktasında hiçbir ekonomi global trendlerden ayrışamaz. Temelde 3 olumsuz trendin ekonomide etkilerini görüyoruz. Bunlar tabi ki Türk ekonomisini de etkiledi. İlki dünya ekonomisindeki büyük oynaklık ki bu Türkiye de dahil olmak üzere bütün ekonomileri etkiliyor. Diğer yandan gelişmekte olan piyasalardaki yavaşlama, ekonomik büyümedeki yavaşlama da aynı zamanda geleceğe dair bütün ekonomik öngörülerimizi etkiliyor. Geçen yıl G-20 başkanı olarak bu noktalara odaklandık ve dünya ekonomik büyümesiyle ilgili yeniden dengelenmenin bazı zorluklara gebe olduğunu söyledik, bir takım jeopolitik zorluklar nedeniyle.. Türkiye ve etrafındaki jeopolitik riskler komşularımızda bir takım zorlukta olan ülkeler var bunların ekonomisi artık işlevsel değil fakat bir takım olumlu gelişmeler de var”
Türkiye’nin güvenli bir liman haline geldiğini söyleyen Başbakan Davutoğlu, “Bu da Türkiye’yi güvenli bir liman haline getiriyor. En önemlisi siyasi istikrar” dedi.
Türkiye’ye komşu ülkelerinde siyasi çalkantılar olduğuna değinen başbakan, aynı yıl içinde iki kez genel seçime gidildiğini belirterek, “Bu seçimleri bir aşı gibi görüyorum. Eğer doğru zamanda yapılırsa olumlu bir etkisi oluyor ancak popülist davranırsanız bir risk kaynağı olabiliyor. Bizim seçimlerden önce ve sonraki aşamaları atlatmamızdan sonra 7 Haziran’dan 1 Kasım’a belli bir istikrarsızlık söz konusu oldu” dedi.
Enerji piyasalarında lisans sürecini kolaylaştıracaklarını söyleyen Başbakan Davutoğlu AB sürecine de değinerek, “Gümrük birliğini güncellediğimizde Türkiye daha da entegre olacak ”dedi. “AB Türkiye’de gelişimin öncülüğünü yapmaktadır.” diyen Davutoğlu, “Güçlü demokrasi arka planı ile Türkiye 4 yıl içinde dünya ekonomisinde yükselen bir yıldız olacaktır.” dedi.
Davutoğlu, Türkiye’nin ekonomik istikrarın yanında büyümeyi de sürdürdüğünü belirerek, “İkinci olumlu gelişme; ekonomimiz PKK, DAEŞ gibi etkenlerin yanında büyümeye devam etti. Belirsizliklerin yanında ekonomimiz yüzde 4 oranında büyüme sağladı.” dedi.
Emtia fiyatlarındaki düşüşün enflasyona olumlu etkisi olduğunu kaydeden Başbakan, “Söylediğim gibi öncelikle Türkiye 2010-2014 arası en çok gelişen ülkelerden biri oldu. Büyümemiz yüzde 5 oldu. Dünya ekonomisinden en yüksek oranlardan biriydi. Geçen yılki yüzde 4 de, Çin ve Hindistan sonrasında en büyüğüydü” dedi. Enflasyon beklentisini de açıklayan Başbakan “Enflasyon oranımız yüzde 8,8. Beklentilerin üzerinde bunun sebebi Türk Lirası’nın değer kaybı ve gıda fiyat artışı.” ifadelerini kullandı. Dünyadaki gelişmelere ve Türkiye’nin jeopolitik konumuna işaret eden Davutoğlu,
“Türkiye tüm açılış ve kapanış kriterlerini AB ile müzakere etmeden kendi kendine yapılabilirdi.” dedi. Başbakan ayrıca Cari açık konusunda ilerleme kaydedildiğini belirterek “Cari açık oranımızın yüzde 4,4 yani yönetilebilir bir rakam olduğunu söyleyebilirim.” dedi. Dış ticaret oranının yüzde 50 olduğunu kaydeden Davutoğlu, “Bu 40 önce yüzde 31’di. Artık nihai ürünler geniş bir yelpazeye ayrılıyor. 9 ürünü ihraç ederken 32 oldu ve 34 ülkeye ihracat yapıyoruz” dedi. Davutoğlu “İkinci olarak istihdam yaratımı. 2008-2015 arası 7 milyon kişiye istihdam sağladık. Bu dönemde işsizlik artarken AB’de, Türkiye’de istihdam arttı. Şu an yüzde 10 neden, aktif iş gücü ve öğrenci sayısından. Cari açıkta da gelişme kaydedildi. 12 aylık rakama bakarsak 34.7 milyar olduğu görüyoruz, iki yıl önce 64.7 milyar olduğunu hatırlayalım.” dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu İstanbul’da geçtiğimiz günlerde yaşanan Sultanahmet saldırısında da değindi. Başbakan, “Tabii sadece tek bir konu yok. Suriye ve Irak yok. Bir yandan sosyal ve siyasi reformlara da ihtiyaç var. Salı günü maalesef bir saldırı yaşadık İstanbul’da. 10 Alman turist hayatını kaybetti. Perşembe günü AR-GE Reform Paketi’ni duyurduk. Cuma günü şirketlerle paylaştık.” dedi.
Aynur TATTERSALL/LONDRA, (DHA)