Ankara Güvenpark katliamından sonra dünyadan, Türkiye’ye “destek” mesajları yağıyor.
Mesajlardaki bir ifade ilginç. Çoğu, can kayıplarımız için “kurban” ifadesini kullanıyor.
Mesela;
ABD Büyükelçisi Bass, “dehşete kapıldığını” belirttikten sonra, “Kurbanların ailelerine en derin taziyelerimizi sunuyorum” diyor.
İngiltere’nin AB’den sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı David Lidington da “dehşete kapıldığını” ifade ettikten sonra, “Olayın kurbanlarının ailelerinin acısını yürekten paylaştığını” bildiriyor.
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Ankara’daki terör saldırısını güçlü bir şekilde kınayıp, “Kurbanların yakınlarına, sevenlerine ve Türk halkına” başsağlığı diliyor.
BM Genel Sekreterliği’nden yapılan açıklamada, “Kurbanların yakınlarına” taziyede bulunuluyor.
Ülkemize dört koldan saldıran bölücü terör örgütlerini besleyen, büyüten, koruyan ve kollayanları gayet iyi biliyoruz.
Timsah gözyaşlarını da…
“Kurban” ifadesine gelince; Bizce onlar şehittir.
Ama madem ki “kurban” diyorlar, o halde soralım:
Kurban varsa, cellat da vardır. Öyleyse kimdir bu cellat veya cellatlar?
Müyesser Yıldız